Bir Garip Yerli Ziyareti
Ekvadorun Otavalo şehrinde hosteldeyim. Hostelde çalışan 29-30 yaşlarında temizlikçi bir kadın var. Adı Rosa ve gelip geçerken de selamlaşıyoruz. Sonra öğrendim ki Rosa kichwa dilini konuşan Otavalo yerlilerinden biri. Dedim ben yerlileri ziyaret etmek istiyorum, nasıl yaparız? İstersen ailemi ziyaret edebilirsin, birkaç ev yan yana, yaşlı insanlar da var dedi. Tamam deyip anlaştık. O çalıştığı için hostelden ayrılamıyor ama 11 yaşındaki oğlu Alan okul çıkışı bana rehberlik yapacak.
İki gün sonra Alan öğle saatlerinde hostele geldi ve otobüs terminaline doğru gidiyoruz. Okuldan da yeni çıkmış, üstünde önlük var. Dedim muhtemelen karnı açtır.
-Aç mısın?
+ (Cavap yok ama hareketlerinden aç olduğu belli)
-Açsan yiyelim şurada, sorun değil. Ben ödeyeceğim.
+Tamam
-Ne yemek istiyorsun?
+Pastaneden yerim.
İlk gördüğümüz büyük bir pastaneye girdik. İçerisi şatafatlı, yaş pastalar, çikolatalar, sandviçler, her şey var.
-Ne istiyorsan yiyebilirsin.
+Tamam.
Kasaya gitti bir poğaça ve yoğurt benzeri ufak bişe aldı. Toplam hepsi 35 cent (1 TL) tutuyor. Başka birşeyler de al diyorum, yok almıyor. Al, önemli değil, sen benim rehberimsin diyorum. Yok diyor, bu bana yeter. O zaman bir poğaça daha al diyorum. Almıyor çocuk. Daha fazla uzatmayıp terminale gittik ve ilk otobüse bindik. Yol yaklaşık yarım saat sürdü. Sonra da 15-20 dakika eve kadar yürüdük.
Önünde ufak bir avlusu olan, tek katlı, beyaz boyası dökülmüş bir ev. Eve girdiğimde ilk dedesini gördüm. Selamlaştık, tanıştık. Kafada siyah bir beresi olan, 60-70 yaşlarında, kısa boylu, sakalsız, bıyıksız bir amca.
Alan’a soruyorum anneannen nerede diye, içeride hasta dedi. O sırada da harbiden içeriden hasta inlemesi geliyor. Odaya girdim. 74 Yaşındaki Maria Sesilla yatakta ölü gibi yatıyor. Kadın ispanyolca bilmediği için Alan konuşmamıza yadımcı oluyor. Durumunu sordum. 3 Gün önce hastalanmış ve o gün bugün yatakta yatıyor. Ağrıları yüzünden gece de uyuyamıyor. Doktora gittiniz mi diyorum, hayır diyorlar. İlacı var mı diyorum, hayır diyorlar. Parasızlıktan hiçbirini yapamamışlar. Bir de bunun yanında evde dosdoğru yiyecek de yok. “Tamam, Rosa ile görüşüp, bugün yemeklik erzak getireceğim ve ilaçla doktor işine de bakacağım” dedim. Teşekkür ettiler ve sevindiler de. Artık olay yerlileri keşfetmekten çıkıp, başka bir boyut almıştı.
Oralara kadar gitmişken yan komşuları olan diğer akrabalarını da ziyaret edeyim dedim. Alan’la beraber yandaki eve geçtik. Bu ev daha da yıkık dökük. Zemini komple toprak, içerisi karanlık, tavandaki tahtalara mısırlar asılmış ve bir, iki de kırık, dökük masası olan harabe gibi bir ev.
Kapıda 70 yaşlarındaki Maria Doleres ile tanıştık. Biraz çekingen ama sıcak kanlı olduğu belli. Yüzünde kırışıklıklar olsa de gençken güzel olduğu da anlaşılıyor. Kısa boylu, omuzlarında siyah kalın bir şal, kafasında da yine siyah şal benzeri birşey var. O da ispanyolca bilmiyor ve yine Alan konuşmamıza yardımcı oluyor. Evde Maria’nın kız kardeşi ve erkek kardeşi de var. Nasılsınız, iyi misiniz? diye sorduktan sonra bu evde de bir hasta olduğu anlaşıldı. 83 Yaşındaki Manuel gece uyurken, içeride yanan ateşin üzerine düşüyor ve elinin üst kısmı yanıyor. Para olmadığı için doktora da gidemiyor, ilaç da alamıyor. Tamam dedim, bugün size ilaç getireceğim.
Merkeze dönüp Rosa’yı buldum. Önce eczaneye gidip yanık merhemi ve antibiyotik aldık. Annesi için bir ilaç alamadık, ertesi gün sabahtan doktora götüreceğiz. Dışarı çıkıp market gibi bir yere girdik. İki aileye en az 2-3 hafta yetecek kadar mutfak ihtiyaçlarını aldık ve taksiyle köye geri döndük. Erzakları bıraktım. Annesine dedim, yarın hastaneye gideceğiz diye, sevindi kadın. Yan eve geçtik. Rosa durumu biraz daha anlattı. Manuel elini yaktıktan sonra ilaç bulamadığı için yara üstüne diş macunu sürmüş. Artık bu merhemi kullanıp, antibiyotiği de saatinde alacağını söyledik. Getirdiğimiz erzakları da bırakıp, evden ayrıldım.
Hostele geri döndüm ve ertesi gün sabah 9’da Rosa ile Maria’yı özel bir doktora götürdük. Muayene sonunda ilaçları aldık ama laboratuvar sonuçları da gerekiyordu. Aç karnına kan vermesi gerektiği için laboratuvar işi ertesi güne kaldı. Neyse, 3 gün her sabah bu şekilde laboratuvar ve doktora gidip geldik. Sonuç olarak akciğerinde iltihap olduğu anlaşıldı. Doktorun verdiği yeni ilaçları da alıp aileyi evlerine gönderdim.
İlk günkü ziyaretimden 5 gün geçtikten sonra çat kapı aileyi ziyarete gittim. Evin önüne geldiğimde Maria’yı kapı önünde otururken gördüm. Baktım neşeli, gülümsüyor. 5 Gün önce yatakta ölüyormuşçasına yatan kadın, baya baya dirilmişti. Hem ben sevindim, hem o beni görünce sevindi. Eve hiç girmedim, avluda oturup konuştuk. İlaçlar çok iyi gelmiş. Eşi de sevinçliydi. Yan eve geçtim Manuel’in durumu nasıl diye. Manuel evde yoktu, dışarı dolanmaya çıkmış. Ama onun da durumu iyiymiş, ilaçlar iyi gelmiş. Kardeşi Maria mısır haşlıyordu. Oturup mısır yiyip, biraz sohbet ettikten sonra ilk eve geri döndüm. Dedim şehirden ayrılacağım, görüşmek üzere. Onlar da öyle bir kültür olmasa da ayrılırken Maria’nın elini öpüp, alnıma koydum. O da benim elimi öpmeye çalıştı ama ben öptürmeyince yanağımdan öptü ve vedalaştık. Ayrılırken kadının dudakları titriyor ve gözlerinden de yaş geliyordu.
5 Gün sonra Maria’nın kısmen iyileşmiş hali. Ve 11 yaşındaki alan.
Merkeze geri döndüm ve akşam olunca da hostelden bunları yazmaya başladım. Son 5, 6 günüme baktığımda o kadar çok şey görmüşüm ki, bazen bir günde yaşadığım şeyler bana 1 haftalık şeyler gibi geliyor. Senin, benim sıradan bir akşam yemeği parasına denk gelen para, 83 yaşındaki Manuel’de olmadığı için adam bir yanık kremi dahi alamıyor. Maria’ ise yine parasızlıktan muayeneye gidemediği için 3 gündür ölüm döşeğinde yatar gibi yatıyor. Bir de tüm bunların yanında bu denli fakirlik içinde yaşayan 11 yaşındaki çocuk, aç karnına o şatafatlı pastaneye giriyor, ne istersen al, ben ödeyeceğim diye ısrar ediyorsun ama çocuk sanki doymak nedir bilmeyen insanlara ders verircesine hepi topu 1 TL lik poğaça ve yoğurt gibi birşey alıp pastaneden ayrılıyor.
Aklıma yine rahmetli Yaşar Kemal’in sözleri geliyor.
“Yoksulluk bütün insanlığın utancıdır.”
Tüm olayın videosunu izlemek isterseniz;
BENİM AKLIMA BİR SÖZ GELİYOR PAŞAM, BİR ELİN YAPTIĞINI ÖTEKİ EL GÖRMEZ, UNUTMA. BU YAPTIĞIN İYİLİKLERİ, KİTLENİ, SPONSORLARINI DÜŞÜNEREK PAYLAŞMA. YAP, BIRAK ORADA KALSIN. O GÜLEN YÜZLERDE KALSIN. ÖBÜR ELİN GÖRMESİN BUNU. LÜTFEN.
Varsın bin kişiden 999’u sizin gibi düşünsün. Aradan bir tane çıkıp bu paylaşımımdan etkilenerek ihtiyacı olan birine yardım ederse diğer 999 kişi sinek vızıltısıdır.
O değil de bir de bu konuyu sponsora nasıl bağladınız :D
BEN SANA ALINACAĞIN, KIZACAĞIN BİRŞEY SÖYLEMEDİM PAŞAM. DEDİMKİ, BİR YARDIM YAPIYORSAN EĞER BUNU YAP AMA BÖYLE BAKIN “3 GÜNLÜK ERZAK ALDIM” ŞEKLİNDE DEĞİL. BEN YAPTIĞINI TAKDİR ETTİM AMA BURADA BU KADAR GÖZE SOKARAK YAPMANI ELEŞTİRDİM.
SENİN BU İŞTEN PARA KAZANMANA SEBEP, BİZ OKUYUCULAR DEĞİL Mİ? SEN, BEN VE BENİM GİBİ DÜŞÜNEN O BELKİ SAYIMIZ 999 KİŞİYE SİNEK VIZILTISI DERKEN İNAN KALP KIRDIN.
SPONSORA NASIL BAĞLADIMA GELİRSE, BU TÜR “DUYARLI” OLUŞLARINLA TAKİPÇİ KAZANACAĞINI ÇOK İYİ BİLİYORSUN. AYNI “NASIL SPONSOR BULURSUNUZ” YAZINDA YAZDIĞIN GİBİ, ESAS OLANIN TAKİP EDEN SAYISI OLDUĞUNU VE BU SAYEDE BU SAYIYI ARTTIRACAĞINI BİZDE BİLİYORUZ ARTIK.
İki saat önce Hanife Ölmez yaptığım paylaşımı görüp bu ve ya sonraki ailelere iletmem için 200 TL gönderdi. Yani muhtemelen bir ailenin ekstradan yaklaşık 1 haftalık yiyeceği daha karşılanacak. Gördüğünüz gibi sinek vızıltılarının bir değeri yok ;) E bi’ zahmet artık sinek vızıltıları da beni takip etmesin, web sayfama gelmesin.
PAŞAM YETİŞTİRİLME TARZINA DEĞİNMİŞSİN AMA BU LAFLARIN “AYIP”TAN ÖTEYE GİDEMEZ BİLESİN. SEN ÖNCE CÜMLE KURMAYI ÖĞREN, KEM KÜMLERİ KENARA BIRAK VİDYOLARINDA, SONRA İNSANLARIN YETİŞTİRİLME TARZLARINI ELEŞTİR.KAL SAĞLICAKLA.
Bu kadar nefret edip, videolarımı bile izlemişsiniz :) Daha önce birçok kez dediğim gibi, benden bu kadar nefret edip, ısrarla sosyal medya hesaplarımı takip eden, mail atan, o da yetmezmiş gibi bir de hergün websiteme gelip yorum yazan kişileri hiç anlayamadım. Defolup gidin diyorum hala takipe devam ediyorlar. Ne diyeyim Allah acil şifa versin ;)
Süpersin, Dert görmeyesin ?
tolgacim cahilliğini belli etme çocuk musun nesin. adam bunları gizlese herkes bu sefer “ziyaret etmis hiç yardım etmemiş. görgüsüz herif” der. ayrıca bunu paylassinki yardım gelsin sponsor gelsin. parası olmasa o yardımları nasıl yapacak?
tolga sen hocamisin nerden verdin bu fetvayi cok güzel yapmis paylasmakla bizlerdek insani duygulari hareketegecirdi
Rotasız seyyah sen bildiğin yolda devam et kimseye de aldırma çok iyisin:)
Bugün severek takip ettiğim Ayhan Sicimoğlu sosyal medya hesaplarına yapılan gereksiz yorumlar için twitterda şöyle birşey paylaşmış;
— Sosyal medya negatiflerine; Diyojen Sinop doğumlu filozof, hastasıyım “Gölge etme başka ihsan istemem” der baba… —
Aynen ben de böyle diyorum. Gereksizler başka kapıya, burada işiniz yok ;)
kendi kendine yorum yapmayada mı başladın hahaha=)
Aha benden nefret ettiği halde takibi bırakamayan biri daha. Vallahi size defolun gidin diyorum, gitmiyor ve halen takip ediyorsunuz ya acayip hoşuma gidiyor :) Takipten vazgeçemiyorsunuz :D
Merhaba,
İlk defa bir yazınızı okudum ve aklıma gelen şey sadece ‘oh be dünyada hala iyi insanlar var’ oldu. Sonra da hemen kendimi sorguladım, yanıbaşındaki mağdurlar için ne yapıyorsun? Bir de doktorsun Belgin dedim, ayıpladım kendimi. Bu adam bunu neden yazdı, çıkarı ne ola ki sorusu aklımın ucundan bile geçmedi. Velevki çıkarınız milyonlarca tl olsun, bana ne? (Ki bana o ‘milyonlarınızın’ 100 katını verseler yaptığınızı yapamam) Siz benden başka 1 kişiye daha iyiyi hatırlatsanız yeter.
Sevgiler
Toplumda aşırı bir güvensizlik var. Tahminimce bu yetiştirilme tarzından kaynaklı. Biri birine karşılıksız yardım yapınca diğeri şaşırıyor, nasıl ya, niye yapıyor ki diyor. İdrak edemiyorlar. Bu ve benzeri paylaşımlarımı da idrak edemeyen arkadaşlar olayı sponsora ya da paraya bağlıyor. Muhtemelen biraz önce bahsettiğim tarzda yetiştirildikleri için.
Selamlar, sevgiler.
Merhaba, dünden beri iş aralarında fırsat buldukça merakla yazılarınızı okuyorum.. Gerçekten içime dokundu etkilendim..Vayy bee dedim.. Sizi taktir ederim gerçekten sizler gübü insanların olduğunu bilmek bizede umut veriyor…
Çok güzel paylaşımlarınız.. Emeğinize yüreğinize sağlık…
Teşekkürler, selamlar.
Hocam selamlar.Dünki diyaloğa seyirci kaldım ama kızma darılma olmazsa aynen duygularıma tercüman olmuş birisi:
https://eksisozluk.com/entry/56886824
Eleştiriye açık olman dileğiyle.
Estağfurullah neden kızayım. Gayet düzgün şekilde düşüncenizi yazmışsınız. Sorun ülkeden kaynaklı. Sorun yetiştirilme tarzınızda. Birisine iyilik yapınca insanlar artık şaşırıyor, niye iyilik yaptı ki, çıkarı ne acaba diyorlar. Toplumun geneli de bu doğrultuda olduğu için insanlar öyle düşünüyor. Eğer ailenizde benzer şekilde yardım yapan birileri olsaydı, büyürken bunları görseydiniz elbet ki bu yapılanları duygu sömürüsü, para için, sponsor için olduğunu düşünmezdiniz. Sorun toplumsaldır. Bu gibi düşünenler paçama ne kadar yapışırsa yapışsın, ben silkeliyorum. Silkelemeye de devam edeceğim.
Bu tip paylaşımlarıma başlamadan önce alabileceğim en üst mecradan icazetini alarak paylaşmaya başladım. O yüzden içim çok rahat.
Eleştiri konusundaysa eleştiriyle, hakareti ayırt edemediğimiz için eleştiriye kapalıyım. Eleştiriye açık olmak zorunda da değilim. Ben siyasi parti ya da futbol takımı değilim. Kimse beni takip etmek ve beğenmek zorunda değil. Rotasız Seyyah’ı ilk duyurduğum günden beri beğenmeyen defolsun gitsin diyorum :) Çok net. Adamın bana bir sövmediği kalmış, “e ben seni eleştirdim, eleştiriye açık değilsin” diyor. Değilim, kapalıyım :)
Ben yapılan yardımların yazılmasından söylenmesinden yanayım. Nereye kimlere nasıl yardım edildiği söylensin ki, herkes kimlerin ihtiyacı olduğunu ve nasıl yardım edeceğini bilsin.
Sadece etrafta herkesin tanıyabileceği kişilere yapılan yardımlardan belki yardım edilen kişiler utanabilir düşüncesiyle isimler verilmeden bahsedilebilir. Ki burada böyle bir durum yok.
Hiç bilmediğimiz yaşamlardan hikayelerden haberdar olmaya devam etmek istiyoruz… :)
Teşekkürler, elden geldikçe ;)
Bende yaptığın iyilikleri anlattığında seviniyorum;garip ama öyle;hiç gözüme sokmaya çalışıyormuşsun yada kendinle övünüyormuşsun gibi gelmiyor. Fotoğraflardaki mutlu yüzlere bakıp mutlu oluyorum.Harikasın..
Teşekkürler eksik olmayın. Elden geldikçe artık.
İyilikler paylaşıldıkça artar. Aynı şekilde kötülüklerde paylaşıldıkça normalleşir çoğalır. Bu noktadan hareketle iyiliği yayalım kötülükleri engel olmaya çalışalım.
Bin kere duysak ta bir defa daha: ”Bu dünyayı iyilikler kurtaracak.”
Belki rehberiniz Alan bu yaptıklarınızı 50-60 sene sonra torunlarına anlatacak.
Kaldığım oteldekiler ismimi bilmiyordu. Arkamdan “kahraman Türk” diye sesleniyorlardı. Alan da ileride bir Türk’ün gelip, onlara yardım yaptığını hatırlayacaktır.
Yaptığınız şey o kadar güzelken, bu ülkede böylesine iyi bir amaca bile eleştiri başlığı altında “ajitasyon yapıp sponsor parasıyla geziyor” diyenler sanırım acı olan, keşke sizin yaptığınız gibi insanların hayatlarına bu kadar güzel dokunabilse onlar da…
O gereksizleri hiç ciddiye almıyorum ki :) Ciddiye alsam yoluma devam edemem.
İşin zor kardeşim kolay gelsin
Orada insanlara yardim etmeniz cok güzel birsey, yerli ziyaretlerinizi ilgiyle takip ediyorum. Kendi topraklarinda bu kadar yoksul düsmüs olmalari cok aci, sizin edindiginiz izlenime göre, bu insanlarin bu kadar yoksul duruma düsmelerindeki en büyük etken nedir?
Bir diger sorum, videolarla ilgili olacak. Bugün ilk defa video cekmis oldugunuzu farkettim. Bir kac aydir sadece fotograflari takip ediyordum. Videolarda evlerinin her alaninin görüntülenmesi konusunda izin alinmasi gerekiyor mu? Ben su anda yasadigim kültürel cevrede, insanlarin tesadüfen bir kadraja girmesi bile kanunen yasak oldugu icin olsa gerek, biraz huzursuz oldum videolarda. Ne bileyim, ben bu kadar yoksul olsam, ve birinin yardimini geri ceviremeyecek kadar yoksul ve bicare olsam, ve yoksullugumu kamerayla cekip herkese acik bir alana koysalar bu beni incitirdi herhalde. Bilemiyorum, dedigim gibi, farkli bir cerceveden baktigim icin, asiri hassas davraniyor olabilirim. Ama insanlarin esitligine inandigim icin de eger avrupa’da bir ailenin özel alani kanuni olarak nasil korunuyorsa, ayni hakka yoksul yerliler de sahip olmali diye düsündüm. Sizin bu konuda deneyiminiz ve bakis aciniz nedir? – öte yandan sizin iyi niyetle, yardimlari yerine ulastirdiginizi kanitlamak icin paylasim yaptiginizin da farkindayim. Selamlar
Latin Amerika ulkelerindeki fakirligi bizdeki fakirlikle kiyaslarsaniz bizdekiler neredeyse orta halli yasiyorlar gibi kalir. Fakirligin ana sebebini bilmiyorum ama genel olarak Latin Amerika insani bizlere gore biraz tembeldir. Bu durumun komple ulke ekonomilerini etkiledigini dusunuyorum.
Videolari izinsiz cektigim kanaatine nerden vardiniz?
Tesekkurler, selamlar.
Tembellik de zamanla olusan bir davranis bicimidir. Colombo onlari kesfetmeden önce yoksulluk gibi bir sorunlari yoktu sanirim, tembel de degildiler. Siz Che Guevara’nin günlüklerini mi okudunuz? Bir yerde 9 canimdan 2 si gitti 7si kaldi demissiniz, bir de latin amerika ve yerlilere olan merakiniz, cagrisim yaptirdi.
Öyle bir kanaate varmadigim icin sordum. Genel olarak özel alanlari/kültürleri hakkinda davranis bicimlerini de merak ediyorum. Mesela Navajo yerlilerinde özel alana saygi bizim toplumumuzda oldugundan da önemli, fotograf cekmek bile yasak diye biliyorum.
Özellikle kültürel motiflerle ilgili instagram’da yaptiginiz aciklamalari ilgiyle takip ediyoruz, hatta biraz da ziyaret ettiginiz yerlilerle ilgili tarihi background verebilirseniz, cok harika olur tabii… :-)
Selamlar,
Che ile ilgili hiçbir kitap okumadım.
Selamlar, sevgiler.
Bi sevindim.Nereden nereye yetişmiş adam dedim.Belki de Allah gönderdi diye düşündüm.Hasta insanların tedavilerine vesile olmuşsunuz mutlu oldum.Sağ elin verdiği yok sol elin verdiği v.s……Boşverin siz onlara….Okudum sevindim.Yazmak için yapmadığınızı düşünüyorum :)
Dediğim gibi aradaki gereksiz tipleri kaleye alayan biri değilim. Onlara kulak assaydım gezimi devam edemezdim :)
Ay bayılıyorum ben size ve paylaşımlarınıza ya :) Yazılarınız çok samimi, sanki ben de ordaymışım gibi hissettiriyorsunuz, ve güzel şeyler paylaşıyorsunuz , yaşanan güzel şeyler paylaştıkça yayılır, hep devam edin gezmeye ve paylaşmaya inşallah
Teşekkürler.
Bizim insanın bazı şeyleri abartıp yok şöyle yap yok böyle yap diye herşeye karışması çok kötü sizin yaptığınızda illa bi b.k atıcaklar ya sinir bi durum oku helal olsun de geç başkıyo felsefik ahlaki analizlere siz gerekli tavrı ortaya koyuyosunuz tebrik ederim kolay gelsin
teşekkürler :)
Sitene ilk defa bugün geldim, bu yazıyı ve altındaki yorumları da okuduktan sonra sitenin yerlilerle ilgili olan kısımlarını ve meksika, guatemala, kosta rika, kolombiya, ekvador, panama kısımlarını okudum. Sıkça sorulanlar kısmını da okudum. O başlığın altındaki yorumları okumak kısmet olmadı, maşallah yüzlerce yorum var.
Gezi yazıların güzel, lakin insanlarla yazışma biçimin ilginç.
İnsanlara yardım edip bunu getirip bilmem kaç takipçinin olduğu siteye yazdıktan sonra yardım yapmayı yetiştirilme tarzına bağlamak, Arap görgüsüzlüğü yaparak insanları aşağılamak saçma sapan bir hareketten başka bir şey değil. Senin yaptığına kendini avutmak deniyor. Hatta bunun için internette kullanılan çok güzel argo bir tabir var ama burada yazmaya gerek yok.
En üst mecradan icazet aldım diyorsun. Ne oldu hayırdır vahiy mi indi? Mahallenin camisinin imamından gelen bilgiye mi hayatını bağlıyorsun? Din meseleleri o kadar önemliyse senin için aradığın tüm cevapları kutsal kitabında bulursun. Üst mecralardan alacağın icazetlere göre hayatını devam ettireceksen de bunu gelip buraya yazarak komik olma. Yaptığın ibadetle, insanlara ettiğin yardımla şov yapmak doğru mudur yanlış mıdır bunu kendin öğren. Lakin bizim ülkede herkes din alimi olduğu için bunu yazmam bile boşunaydı gerçi.
Neymiş? Bu paylaşımdan sonra bir takipçi 200 lira bağış göndermiş. Eğer böyle bağışları toplayarak bunları ihtiyacı olanlara ulaştırmak gibi bir hedefin varsa bağış için bir sayfa açarsın bağış yapacaklar yapar. Bağış yapana da videosunu çekerek bağışın ulaştığını gönderirsin. Buraya gelip de “erzak aldım, onu aldım bunu aldım şu kadar yardım ettim sonunda da 200 lira bağış kazandım” yazmak trajikomik.
Neymiş? Hakaretle eleştiri karıştırılıyormuş. O öyle değil de acaba senin olumsuz eleştiriyi kaldıramamandan olabilir mi acaba? Eleştiri dediğin olumlu da olur olumsuz da olur. Eğer eleştirilere açık değilsen bunu da belirtirsin olur biter. Kimse sana eleştirilere açık olmak zorundasın diye bir şey demiyor ki. Lakin sitendeki hiçbir yerde böyle bir uyarı göremedim. Yaptığın tek şey gelip seni eleştiren adamlara “:)” işareti koymak ya da “defol git” yazmak. Bravo.
Sana gelip de hakaret eden küfür eden olursa yorumunu silersin olur biter. Hatta sana ücretsiz hizmet veren avukatlarından senin adına dava açmasını istersin. Sonrasında gelsin sana 5-6 yerli ziyaretine yetecek kadar para. Buraya gelip de adam gibi sana yanlışlarını söyleyen birine “bir sövmediği kaldı” diyerekten “defol git” yazarak artistlik yapmak da başkaymış. Neyse ki bu yaptığın basit bir “defol git” ten öteye gidemiyor. Ekşi sözlükte yazanlara verecek bir cevabın bile yok. Orası senin zurnanın ötebileceği bir mecra değil çünkü. Ancak kendi sitenin kralısın.
Sen bu kafayla gitmeye devam et, senin sosyal medyadaki takipçilerin 35-40 yaşındaki ev hanımlarından başkası olamaz. Facebook sayfandaki postlarına yapılan yorumların %95’inden anladığıma göre de durum böyle zaten.
Sitene bir daha uğrayacağımı da sanmıyorum. Merak etme, burada dediğin “nefret edip de hala takipte kalanlar” grubundan olmam, için rahat olsun. Sen bana saydır buradan ya da çoğu kişiye yazdığın gibi “:)” işareti koy yahut defol git yaz. Kolay gelsin.
Eksidekiler de hem nefret edip takibi bir turlu birakamayanlardan. En cok hosuma gideni de bu zaten :) Digerlerine dedigim gibi siz de defolup gidin ;)
Sitenizde gezdim bugün. En çok yerli gezilerinizden etkilendim. Yıllar önce annemin yaşadığı köye sizin gibi yabancı bir bayan seyyah gelmiş. Annem hep anlatır. Bir süre konaklamışlar köyümüzde. Anneme mavi boncuk bir kolye vermiş ve annemin bir fotoğrafını çekmiş. Annem bugün 56 yaşında. Ve çocukluğuna dair hiç fotoğrafı yok elimizde. Birden annemin o anısı geldi aklıma Alan’ın fotoğrafını görünce. Alan da eminim sizi unutmayacak :)
Okurken gerçekten oturup ağladım. Mehmet bey insanlar iyi olmayı daha doğrusu iyi niyetli olmayı bugün sadece sevap kazanıp cennette yaşamak için bir araç olarak görüyorlar. Size küçük bir çocuğa poğaça aldığınız, yaşlı bir nineye ilaç götürdüğünüz için, o çirkin, kokuşmuş,leş gibi kalpleri ile nefret kusuyorlar. 30 gün aç kalıp, iftar vakti midelerinin kapasitesinin iki katı diyip, iyi bir müslüman iyi bir insan olduklarını düşünüyorlar. Günün 24 saati komşusunun kızının namusunu, nasıl daha fazla para kazanabileceklerini, nasıl insanları daha çok eleştiriceklerini, ayıplayacaklarını düşünüp 5 vakit namaz kılarak bütün bu çirkinliklerden kurtulduklarına inanıyorlar.
Kalpleri güzel olmayan insanların söyledikleri sizin kalbinizin güzelliklerinizi öldürmesin. Bugün bu insanlar iyi insan olmayı gerçekten anlayabilselerdi küçük bir çocuğun gülümsemesini, yaşlı bir ninenin gözlerindeki minneti biriktirir, cennete gidip gitmeyecekleri konusunda endişe duymazlardı.
Yol hikayelerinizi okumaktan, okurken hüzünlenmekten, ağlamaktan gerçekten keyif alıyorum. İyi kalpli olmaya lütfen devam edin.Keşke bende sizin kadar cesaretli olabilseydim.
Teşekkürler, eksik olmayın. Bahsettiğiniz tipteki gereksiz kişilere karşı Kullandığım en ağır söz “defolup gidin” oluyor. Onları ciddiye aldığım yok. Hep vardılar, hep olacaklar :)
Selamlar.
Sizi uzun bir süredir takip ediyorum, bazı arkadaşların yaptığınız yardımı videoya çekmenizi yanlış bulmalarını anlayamıyorum.Sonuçta izleyicileriniz ve sponsorlarınız size bunun için para gönderiyordur. Orada bu videoyu çekitiğiniz için emin olun size para gönderen insanlar size daha çok güvendi ve daha çok yardım etmek istedi.Ayriyeten siz bize insanların çektiği sıkıntıları gösteriyorsunuz bizde bunlardan birşeyler öğreniyoruz.Siz bir anlam ifade etmeyen yorumları hiç kafanıza takmayın , zaten bazı insanlar emeğe saygı gostermiyor, siz insanlara yardım etmeye devam edin bizde size destek olmaya devam edelim ve bize bu videoları izletinki bizimde çorbada bir tutam tuzumuz olduğunu bilerek gururlanalım.Kendinize iyi bakın Mehmet bey :)
Ayriyeten yukarıda Salih bey’in yazıdığı gibi sizi sadece ev hanımları izlemiyor ben 17 yaşındayım her yaş kitlesinden takipçileriniz olduğunuda unutmayın :) Saygılar…
Teşekkürler. Selamlar sevgiler.
Mükemmelsin üstat bu gösteriş değil biz biliyoruz yazdıklarınız diğer yazılar kalbinizi oldukça yansıtıyor zaten Allah yardımcınız olsun
Burada, yapılan iyilikler gizli tutulur lafı şaka gibi cidden .Siz sadece yerliler için yardım gerekiyor deseniz bu anlattıklarınız gibi etkili olmaz .Dünya’yı gezip , burası çok güzel bakın bu yeri de mutlaka ziyaret edin gibi yavanlıktan ziyade insanların kalbine yaşantısına dokunmak herkesin yapamadığı çok özel şeyler. yolunuz açık olsun :)
Teşekkürler, selamlar.
Vayy arkadaş ya millet ne yorumlar yazmış :) adam seyehatlerinde sınırlı sayıdaki parasıyla 3 ün 5 in hesabını yaparken bir köye gidiyor kafasında nasıl bir hayal kurarken ne ile karşılaşıyor ve belki 3-5 günlük istikakından feragat edip insanlara elinden geldiğince yardım etmeye çalışıyor ve aklı ermeyen insanlara belki ilham verirde fakirlere yardım eder düşüncesiyle ilk defa böyle bir paylaşım yapıyor , takdir etmek ve ders almak gerekirken bide adamı eleştiriyorsunuz… Böyle insanları bende görmek istemiyorum rotasız sil tuşunu biraz kullanda şunları sil lütfen.
Paylaşımlarımı herkesin anlamısını zaten beklemiyorum. Ne yaşıyorsam artısına eksisine dokunmadan aktarmaya çalışıyorum. Dediğiniz gibi de dolaylı yoldan birilerine daha yardım yapılma imkanı doğabiliyor.
Teşekkürler ilginize.
Su an o kadar mutluyum ki .Gercekten harikasiniz.umarim bize de kısmet olur bu anilarinizdan ?!!o insanlar ne kadar mutlu kim bilir sayenizde.ve iz bırakmak ne kadar güzel bir şey olmalı insanların kalbinde.yeni insanlar tanımak yeni yeni yerler keşfetmek ve en onemlisi yardım etmek insanı duygularımızı yitirmemek! Gerçekten harikasiniz!bravo?????
Teşekkürler. Sevgiler.
Bence gayet güzel bir gezi yazısı olmuş gelen yorumlara aldırış etmemeni tavsiye ederim.
Bizim insanımız başkalarının hatalarından pay çıkarmada bire bir ki bunun kötü bir tarafı yok başkalarına yol gösterme bize kendimizi gösterme adına gerçekten gerekli bir yazıydı başarılarının devamını dilerim…
Teşekkürler, selamlar.
Abi yemin ediyorum gözlerim doldu. İçinde iyilik olan ve imkanı olan duyarlı insanlar senin gibi yapardı..Bizlerle paylaştığın için çok teşekkürler.. Yolun açık ve olumsuzluklardan uzak olsun, bir Türk olarak gerçekten gurur duydum..
Teşekkürler ilgine. Sevgiler.
MEHMET. BEY COK BASARILI BIR INSANSINIZ VE GUCLU IRADENIZ MEVCUT RABBIM SIZE NICE YERLER GÖRMEYI NASIP EDER INSALLAH SIZIN SAYENIZDE DUNYADAZ YENI TOPLUMLAR TANIMA SANSI BULUYORUZ FAKIR INSANLARA. YARDIMCI OLMANIZ TURK INSANIN NE KADAR MERHAMETLI OLDUGUNUN GOSTERGESI BASARILAR…
Teşekkürler, sevgiler.
Bir arkadaşın tavsiyesi ile sizi takip etmeye başladım. Heyecanla okuyorum gerçekten güzel şeyler yapıyorsunuz. Gurur duydum. Zamanım değerli geçiyor sayenizde.
Teşekkürler, sevgiler.
…
“baylar,
öğretiyorsunuz bize nasıl namuslu yaşayacağımızı,
günahtan ve cezadan nasıl sakınacağımızı,
önce tıkınacak birşeyler verin bize,
sonra başlayın nutuk çekmeye…”
Beş Paralık Opera’dan.. / Bertolt Brecht
Sevgiyle ve sağlıklı kalın Mehmet Bey…
Teşekkürler, eksik olmayın.
Gezi anılarını paylaşan siteleri çok gezerim ama sizi bugüne dek nasıl görmemişim hayıflandım doğrusu. okurken çoğu kez gözyaşlarımı tutamadım. ne zor hayatlar ne güzel hayatlar var. burada yaptığın iyiliği nedense ben hiç gözümüze sokuyormuşsun hissine kapılmadım niye acaba? :) kıskandım, imrendim, yaptığın iyiliğe gıpta ettim. yoldasın hemde çok doğru yolda. takipçinim artık. :)
Teşekkürler ilginize. Sevgiler.
Sizin yerinizde olsam yorumlara kapatırım her yeri.yok efendim bir elin yaptığını diğeri görmemeli yorumları falan.o söz daha fazla yardıma engel olacaksa bu şekilde kullanılabilir bence.Yardimlari gormezsek eger biz de ihtiyaç sahibi değilsek dünya dönüyor ve kimsenin ihtiyacı yok saniriz.Bunlar gösterilecek ki sen,ben göreceğiz,sagimiza solumuza bakacağız.ogrenecegiz..yillar geçti üstünden olayin.ama olsun yazayım yine de.
Gerçekten de yaptıklarınız çok takdir edilecek hareketler, o insanların durumunu görünce gözlerim doldu ama sonunda özellikle de yatakta yatan teyzeyi doktora götürüp iyileştirince içimi bir sevinç kapladı. Bu konudan bağımsız youtube’daki videolarınız, her şeyi doğal akışında paylaşıp çok bi fikir yürütmeden bize aktarmanız da çok hoş. Sevgiyle ve iyilikle kalın.
*Bu arada Tolga isimli şahıs eleştirilerine herhangi bir cevap vermiyorum çünkü düşünülmeden yazıldığı belli, ama hepsinden önce insanlara hitap şeklini düzeltmelisin.