İstanbul’da 6 yıl IT sektöründe çalıştıktan sonra 2010 yılında tüm kariyeri bırakıp freelance fotoğrafçılığa ve yavaş yavaş dünyayı gezmeye başladım.  Zor bir karardı ama aptal cesareti, bazen hayatınızdaki en önemli kararları almanızda yardımcı olabiliyor.

Fotoğrafçılık hayatımla beraber kendime de yeterince zaman ayırmaya başlamıştım. Artık her gün 4 saatimi İstanbul trafiğinde, metrobüste hiçbir yere tutunmadığım halde ayakta giderek harcamıyordum. 6 yıllık mesaiden sonra bunun verdiği hafifliği tarif etmem pek mümkün değil.

Derken ufak ufak geziler planlayıp, dünyayı gezmeye başladım. Zaten bunların hepsine sebep olan şey; son çalıştığım firmanın beni 2 haftalık eğitim için Tayvan’a göndermesi değil miydi?. İlk yurt dışı tecrübemdi ve oraları gördükten sonra hayata bakışım değişti. Eğitimi bitirip Türkiye’ye döndükten sonra artık ofis ortamında çalışamayacağımı anladım ve işimden istifa ederek kendi yolumda devam etmeye başladım.

Klasik ben kimim;
Mehmet Genç 1982 yılında Samsun’da doğdu ve tüm eğitim hayatını doğduğu bu şehirde tamamladı. 2002 Yılında Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Elektronik Bölümünden mezun oldu. 2005 Yılında askerliğini bitirip İstanbul’da yaşamaya başladı. Fotoğraf, bilgisayar ve elektronik hayatının önemli parçaları, olmazsa olmazlarıdır. Canlı müzik dinlemeyi sever, görsel ve modern sanat etkinlikleri ise fazlasıyla ilgisini çeker.

Üniversite yıllarında 2 yıl süreyle OMÜ takımında lisanslı olarak sualtı ragbisi sporunu yaptı. Yüzmeyle aşırı ilgilidir ve idmanlı olduğu zamanlar hiç durmadan 3km yüzebilir. Askerliğini balık adam olarak yaptığı için su altında 70 saat dalış tecrübesi vardır. İstanbul Keçilik yakınlarında 45 metre dibe inerek en derin dalış tecrübesini 2004 yılında yaşamıştır. Tüpsüz 10-12 metreye kadar serbest dalış yapabilir. Yine idmanlı olduğu zamanlar sualtında statik olarak 2 dakika nefessiz durabilir. Profesyonel fotoğrafçıdır. 6.310 mt yüksekliğiyle Ekvador’un en yüksek dağı olan Chimborazo dağına tırmanmıştır. 2017 yılının Ağustos ayında ise 7.134 metre rakımlı Kırgızistan’daki Lenin Zirvesi‘ne tırmanmıştır. Yine dağcılıkla ilgili olarak; Meksika’nın Aquismon kasabasında ormanlık alanda bulunan 200 metre derinliğindeki bir mağaraya inmiş ve rappeling sistemiyle kendi vücudunu yukarı çekerek geri çıkmıştır. Orta vadede hayata geçirmeyi düşündüğü dağcılıkla ilgili yeni projeleri vardır.

2014 yılının Aralık ayında 1.000 günlük projesine Türkiye’den Meksika’ya giderek başlamış ve bu 1.000 gün süresince hiç Türkiye’ye dönmeden dünyayı gezmiştir. Bu gezisinde 10’un üzerinde yerli kabilesini ziyaret etmiş ve kimi kabile köylerinde 3 haftasını geçirmiştir. Amazon’da 4 ay kalmış ve Antarktika’ya da gitmiştir.

2018 yılında İstanbul Halkalı Tren Garı’ndan trenle Bulgaristan’a, oradan Sırbistan, Macaristan, Avusturya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Polonya, Belarus, Litvanya, Letonya, Estonya, Rusya, Moğolistan, Çin, Kazakistan ve Özbekistan’a  kadar gitmiştir. Bu yolculuğunda 41 tane tren değiştirerek toplam 22.000 km’lik yolu sadece trenle katetmiştir. Bu yolculuğu bilinen kesintisiz en uzun tren yolculuğudur.

İngilizce ve İspanyolcayı dünyayı gezerken öğrenmiştir. Kendisine yazar demese de “Rotasız Seyyah Yol Hikayeleri” kitabını yazmış ve Ekim 2016 itibariyle yayınladığı bu kitabı şu an 17. baskısındadır. İkinci kitabı “Rotasız Seyyah Yol Hikayeleri 2” yi ise Ekim 2017’de yayınlamıştır.

Kitapları;
– Rotasız Seyyah Yol Hikayeleri 1 (Saman Kağıt)
– Rotasız Seyyah Yol Hikayeleri 1 (Kuşe kağıt ve renkli fotoğraflı)
– Rotasız Seyyah Yol Hikayeleri 2 (Kuşe kağıt ve renkli fotoğraflı)

Ödülleri;
– 24. İTÜ EMÖS Başarı Ödülleri’nde Yılın En Başarılı Kitabı (2017)
– Harbiye Leo Kulübü’nün düzenlediği Dağ Çiçekleri Ödül Töreninde Yılın En Harbi Gezgin Ödülü (2018)