Yürümekten Ayakların Şiştiği Zamanlar
Meksika’nın en tehlikeli bölgelerinden olan Chiuhahua eyaletinde Creel şehrindeyim. Tehlikeli diyorum çünkü uyuşturucu trafiği bu bölgedeki kanyon ve cevresinde geçiyor. Neyse şehire indim. Şehir dediğime bakmayın kasabadan hallice. Merkezini boydan boya yürüyerek 5 dakikada bitirirsin. Kalacak ucuz yer arıyorum ama henüz bulamadım. Pek turist olmadığı için de yabancılar hemen sırıtıyor. Sokakta yürürken Lars’ı gördüm. Baktım sırtçantalı bir tipi var “merhaba, ucuz kalacak yer biliyor musun?” dedim. “Benim kaldığım yer güzel hem de ucuz 100 peso(7 usd)” dedi. Beraber bulduğu yere gittik ve ben de odaya yerleştim.
Lars Almanyalı bir gezgin. Benim gibi fotoğraf ve macera peşinde gezmeye bayılıyor. Baktık kafalar da uyuştu yaklaşık 17 gün beraber gezdik. Dağ, tepe, bayır kilometrelerce yürüyüşü, onlarca otostop tecrübesini ve en güzeli de Tarahumara köy ziyaretlerini hep beraber yaptık. Adam bildiğin üstün Alman teknolojisi. Kaçta yatarsa yatsın sabah 7-8 de kalkar, sobayı yakar, yemek pişirir, çay yapar, çantasında her daim yiyecek bir şeyler vardır, yanında aç kalmanın imkanı yok. Survivora katılsa birinci olur, o derece.
Önceki gezilerimde de sürekli birileriyle tanışıyordum ama son bir yıldaki gezilerimde uç noktadaki insanlarla çok tanıştım ve kısa süreli de olsa gezilere beraber devam ettik. Öncekilerde olduğu gibi Lars’dan da hem gezi hem hayat adına bir çok şey öğrendim.
Bu fotoğraf ise Batopilas kasabasında insanların o dağlara gitmeyin, tehlikeli dediği yerlerde köy bulmak için saatlerce dağ, tepe yürüyüp sonunda Tarahumara evlerini bulup, onların fotoğraflarını çekip, çocuklarıyla oynayıp, kaldığımız yere geri dönmek için otostop çeker halimiz. Yürümekten ayaklar şişmiş, sıcaktan amele yanığı olmuşuz ve saatlerce tek bir aracın gelmesini bekliyor olsak da yüzümüzde, istediğimiz fotoğrafları almamızın tebessümü var.
Çok güzel…. Yolunuz açık olsun
Tesekkurler.